Beş TAŞ / İki DAMLA
YAŞ
Çocukluk
anılarımı tazelemek için
Koştum Sarnıç’ımın
tozlu sokaklarına
Açıldım o zümrüt
yeşili çayırlıklarına
Nedenini bilemedim,
çözemedim niçin
Taşlar topladım
ceplerime doldurdum
Varıp derenin bir
kenarına oturdum
Çizdim yere oyun
şablonlarını durdum
Beş tane taş aldım
bakındım durdum
Ne gelen vardı, ne
giden, nede seslenen
Çocukluk
arkadaşlarım gelmemişti neden ?
Bir bir geçti
hepsi gözümün önünden
İki damla göz
yaşıymış cevap, ne gelir elden
28/11/2022
Yarenkent/BURSA
Beş TAŞ / İki DAMLA YAŞ (2)
Avuçlarımda beş
taş
Oynuyorum kendi
kendime bir bir iki iki
Yere bırakıyorum
topluyorum tekrardan
Ben vefasız
değilim bakın bekliyorum hala
O üzerinden
atladığımız derenin kenarında
Nasıl koşa koşa
gelip karşı tarafa uçarcasına atlardık
Nadirde olsa
düşünce derenin içine
Gülüşürdük
dakikalarca kahkahalarla
Neredesiniz ?
bakakaldı gözlerim yollarda
Yalın ayak başı
kabak koşuşturduğumuz
Koyun kuzu
otlattığımız o çayırlıklarda
Umudum yok Çetin,
Gomgom, Fij, Aysel, Semiha’dan
Bırakıp gittiler
hepden
Turan, Ferdon,
Faruk
Ya siz gelseniz
yad etsek o çocukluk günlerimizi
‘’Koca koca
adamlarız oynayamayız biz
Bak halimize daha
neler neler dersin’’
Dediğinizi duyar
gibiyim yaslanıp oturduğunuz yerlerden
Ya sen Ferihan
nasıl bir yazgı ? nasıl bir kader ?
Hapsolmuşsun
yaşamının en güzel yıllarından bu yana
Son bir umut son
bir gayretle sesleniyorum
Kadriye, Suna siz
bari gelin hava kararmadan
Çocukluk
günlerimizi birlikte tekrardan yaşayalım
Sizde mi
yorgunsunuz ? sizde mi gelemiyorsunuz ?
Akşam olur,
karanlık mı basar ? çöker mi karanlığın kabusu ?
Rıfat, ya sen hala
mı o dere kenarında mısın ? avuçlarında beş taş
Geçmiş günleri
hüzünle yad etmekte misin ? avuçlarını sıka sıka
29/11/2022 - 17.00
Sınıf
arkadaşlarımı yad etmek geldi içimden
Andım yüreğim
parçalanırcasına her birini yürekden
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder