Eskişehir İktisadi Ticari İlimler
Akademisi'nin giriş sınavlarını kazanıp kaydımı yaptırdığımda Eskişehir Kuzey
Kafkas Derneği'ne gitmeye başlamıştım. Benim için Kafkas dernekleri de okul
kadar önemliydi. 1968/19669 ders yılı başladığında Kuzey Kafkas kökenli
arkadaşlarla tanışmaya okul saatleri dışında dernekte buluşmaya başladık. Bir araya geldiğimizde çeşitli konuları tartışıp konuşuyorduk. 1969 yılı
başlarında Şeker Fabrikası Salonlarında bir gece düzenlenmişti. Salona
vardığımda programın başlamasına ramak kalmıştı. Salona girdiğim anda
programın sunuculuğunu sen yapacaksın demeleri karşısında şaşırmıştım. Etrafımı
saran yöneticilere bu güne kadar elime mikrofon bile almadığımı, hiçbir
deneyimim olmadığını söylememe rağmen mikrofonla baş başa kalmıştım. Elime
verilen mikrofon ve program listesi ile sahnede şuursuz bir halde dolaşmaya
başladım, üzerime kaynar sular dökülmüş gibi oldum listeye bakarak kem küm bir
şeyler söylemeye başladım. zor duruma düştüğümü fark eden daha önceki
programları sunan Mahmut Kuday yanıma gelerek taktik vermeye
başladı. sahnede durarak bazen mikrofonu bana verdi bazen kendi aldı ve
programın sonuna kadar yanımda durdu. birlikte programı tamamladık. O gece beni
adeta ateşten almıştı.(12.08.2024 de rahmetli olan değerli büyüğümüzü daima
minnetle anıyorum)
O gecedeki kötü sınavdan
sonra mikrofon görünce kaçmam gerekmeliydi ama sonraki tüm programların
sunumunu benim yapmam için ısrar edildiğinden
sunuculuktan kaçamadım. Sonraki yıllarda yönetim kurullarında da
görev almaya başlamıştım. Eskişehir’de bulunduğum o yıllarda Kütahya’da bir
gece düzenlenmişti, gecenin ilerleyen saatlerinde kapalı spor salonunun
elektrikleri kesildi bir türlü arıza giderilemiyordu. Kulağıma gelen
söylentilere göre arıza kasti olarak çıkarılmıştı. Elektik on beş yirmi
dakika yandıktan sonra tekrar kesiliyordu ben de söylentileri ciddiye almış çok
sert konuşmaya başlamıştım. Dernek başkanımız Abırzıva Bekir Erman, ikinci
Başkan Fazıl Tekin beyi yanıma gönderip tempoyu düşürmemi, üslubumu düzeltmemi
tembihliyordu. Gece boyu Fazıl bey sık sık yanıma gelerek Bekir bey “bizi bu
akşam burada alıkoydurmak mı istiyor” dediğinde benim ağzımdan
çıkanı kulaklarımın duymadığını kavramış oldum. Tempoyu yavaş yavaş düşürerek
seyirci ile bütünleşerek alkışlar arasında geceyi tamamladık. Eskişehir derneği
olarak daha sonra bir çok il ve ilçede programlar düzenledik. Bunlardan Burdur
ve Kırıkkale’deki programlar bende iz bırakan gösteriler oldu.
Eskişehir’den tayin olup gittiğim Yalova’da mikrofon yine beni bulmuştu. Yalova
merkezde çok sık geceler tertip ediyorduk ayrıca çevre ilçelerde Karamürsel,
Orhangazi, Çınarcık'ta ve Milli Eğitim’in “kendi okulunu kendin yap” projesiyle
en az üç dört yıl matine ve suare olarak gösteriler yaptık. Yalova Kuzey Kafkas
Kültür Derneği ile unutamadığım programlar içinde Kütahya ve Sinop'da ki kapalı
spor salonundaki programlar ile Bursa Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu’ndaki
gösteriler de vardır. Programı ben değil adeta seyirci sunuyordu, seyirci ile
iyi bir diyalog sağlayarak nerede ise bütünleşip gitmiştim . Kütahya’da
yıllar evel Eskişehir derneği ile yaptığımız geceyi anımsadığım için Sinop’ta
Kafkasya’ya bir adım daha yakınlaştığımı hissettiğimden ve Bursa'da ise
Kafkasya sevgisini lise yıllarında özümsediğim şehir olsa gerek diye kendimce
bu programların müthiş güzel bir sunum içinde geçmesinin nedeni olarak
bulmuştum.
Yalova Kuzey Kafkas
Kültür Derneği ile Biga’da sahnesi gayet düzgün büyük bir sinema salonunda
gösteri yapmak için karar aldık. Orada Osmaniye köy muhtarı organizasyon
işini üstlenmişti. Resmi başvuruları sağlamış salonu da tutmuştu ancak bir
türlü davetiye satışında ilerleme kaydedemiyordu. Bunun üzerine Yalova’dan
gidip üç gün çalışma yaptık. Gittiğimiz yerlerde görüştüğümüz kişiler bize
“Çerkes düğününe para verip gidilir mi ?” diyorlardı. Sonuçta program gününe
kadar yeterince davetiye dağıttık. Programın başından kısa bir süre sonra
başlayan alkışlar, program sonuna kadar devam etti. Programı sonlandırdıktan
sonra da sahneden ayrılamıyorduk. Gösteri sonrası folklorcularla dakikalarca
süren fotoğraf çekimleri yaptılar.
“Biz böyle olacağını
düşünememiştik böyle olduğunu bilseydik bütün Biga’lı hemşehrilerimizi salona
yığardık, kendi ailelerimizi bile getirmedik” diye
pişmanlıklarını dile getirdiler. Bu samimi düşüncelerini bizimle
paylaşımlarını unutamıyorum.
Aynı yıl İnegöl’de bir
program gerçekleştirdik. İnegöl’de o yıllarda dernek yoktu. Henüz lise
çağlarında olan gençlerden oluşan bir gurup genç organizasyonu üstlenmişti. Merkezdeki
bir sinema salonunda düzenlenen gösteriyi ve o gençleri hiç unutamıyorum.
Birlikte çok güzel bir program gerçekleştirmiştik.
Bursa’ya tayin olup
geldiğimde Bursa Kuzey Kafkas Kültür Derneği’nin düzenlediği bir çok gece ve
programlarında yaptığımız açık artırma ve çekilişlerle ilgili de güzel anılarım
oldu. Bursa’da Kültürpark'ta Taylan Gazinosu'nda Abhazya
için yaptığımız, Abhaz sanatçı Hibla Gerzmava’nın katıldığı programı ve
BUSKİ’de Abhazya yararına yaptığımız milli yemeklerin sunulduğu geceleri daima
anımsıyorum.
Kocaeli ve Derince’deki
geceler de çok anlamlı geceler oldu.
Kocaeli Fuar alanındaki
gösteri sunumunda kekelemeye başladım, kelimeyi bir türlü söyleyemiyordum sonra
seyircilere dönerek “gösterinin ne kadar heyecan verdiğini sizlerde
görüyorsunuz, ben de bundan dolayı tutukluk yaptım” dediğimde yükselen alkış
sesini hiç unutamıyorum .
Bursa Birleşik Kafkasya Derneği’nin kuruluşundan sonra derneğin oluşturduğu Abrek Kafkas Halk Dansları Topluluğu ile bir çok gece ve programlar yaptık. Kapalı spor salonlarında, Tayyare Kültür Merkezi, Kültürpark Açık Hava Tiyatrosu’nda gösteri programları, Roza Düğün Salonu'nda “Köy Düğünleri adı altında sürekli haluj geceleri, BUSKİ’de arka arkaya milli yemeklerin sunulduğu yemekli geceler yapıldı. İstanbul’da farklı birçok il ve ilçede programlar düzenledik. Bursa televizyonlardan Olay TV’de, İstanbul’da ulusal TV kanallarında programlar yaptık. Rahmetli Başkanımız Mahmut Bi ile birlikte Çeçenistan için yerel TV'lerde tanıtım programları, açık oturum toplantıları, basın açıklamaları düzenledik. Bursa Altınkaragöz Halk Dansları Festivali'ne katılan Çeçenistan’ın Vainak ekibinin yarışmalardan birinci olduğunun haftasında Bursa UÜ İlahiyat Fakültesi Kültür Merkezi'nde yapılan gösteri müthiş bir tempo içinde, müthiş heyecanlı seyirci ile müthiş bir sunum oldu. O gece kendimi Çeçenistan’ın o mağrur Çeçen kulelerinde, Çeçen bayrağını dalgalandırdığımı düşlüyordum. Gurubun çoğu savaş gazisiydi, o gurubun yarısı da savaşta şehit olmuştu. Nurlarda uyusunlar. (14/07/1998).
Altın Ceylan, Merinos Hayat Lokantası'nda sabah kahvaltıları, iftar yemekleri, Armut Köy'de Muhammed Emin Paşa’yı anma günleri, Karacabey Hayırlar Köyü'nde iki yıl düzenlenen Kafkas Şöleni, Muradiye'de Staş Yura’nın Kafkas Giysi ve El Sanatları Sergisi önem arz eden faaliyetlerindendir. Birleşik Kafkasya Derneği’nin önemli faaliyetlerinden biride 20 Haziran 2006 da Nalmes’in Kapalı Spor Salonunda gerçekleştirdiği gösteridir.
Bu gösterileri,
programları kaydetmiş olsaydım bir kitap olurdu. Anımsadığım anılarımı paylaşma
nedenim bu günlere kolay gelinmediğini bir çok il ve ilçedeki hemşehrimizin
büyük emekleri neticesinde gelindiğini gözler önüne sermektir. Tüm
derneklerimizi bu güne kadar yaptıkları çalışmalarından dolayı tüm kültür
emekçilerine sonsuz teşekkürlerimi sunarım. Bursa Birleşik Kafkasya Derneği’nde emeği
geçen bir çok hemşehrimizi bu gün rahmetle anıyoruz. Bekir Erman, Mahmut Bi,
Aydemir Akay, Nevri Sümer, Cevat Erşen, Rahmi Şener, Muammer Öztürk, Zihni
Şener, Meliha Şahin, Gülüzar Uygur, Güneş Karabiber, Nezaket Şener, Cemile
Özbey, Fazilet Akay, Ruhsar Sağım, Ömer Varol nurlarda yatınız, anılarımızda daima
yaşayacaksınız. Hayatta olan tüm hemşehrilerimiz hizmetleriniz asla
unutulmayacaktır. Daima huzur dolu bir yaşamınız olsun.