DÜZDAĞ MİSAFİRİMİZDİR

Bu akşam DÜZDAĞ Köyünü gezdim, teşekkürler emek harcayanlara. Düzdağ'ı SARNIÇLILAR bloğunda misafir etmek istedim. Her Apsuva'nın nefes alıp verdiği yer bizim köyümüzdür 

https://www.facebook.com/groups/67013781976/

SARNIÇ'DA ACI GÜNÜMÜZ

Sarnıç'a gelin geldiği günden itibaren kalben bağlanışını her zaman takdir ettiğim Tembiyapha Kebire Yengemizi uzun süren bir hastalığın sonunda kaybetmiş bulunuyoruz. Hastalığı süresince evlatları tarafından gösterilen o şefkat dolu ihtimama fazlasıyla layık bir yaşamı vardı evlatları da gerçekten annelerine karşı bu görevlerini seve seve yaptılar.

Kalbi sevgi dolu yaşadı sevgisini tüm çevresine her zaman yansıtmıştır.Her zaman pozitif enerji dağıtmıştır. Kimsenin asla kalbini kırmamıştır. Aile fertlerine evlatlarına nasıl şefkat ve sevgi ile yaklaşmışsa tüm hısım akraba çevresine öyle davranmıştır. Onun samimiyetini ben her zaman bir anne sevgisi gibi algılamışımdır.

Dünyadaki yaşamını noktaladığı hayat verdiği evine veda ederken evlatlarının, Sarnıçlıların ve tüm sevdiklerinin kalbinde yaşayacaktır.

Başınız sağ olsun Ağanaalar, başınız sağ olsun Sarnıçlılar.

''19.10.2019 Cumartesi öğle namazını müteakip Sarnıç'da defnedilecektir''

*******

Sarnıç'da dün (19.10.2019) hüzün dolu bir gün yaşadık .Tembiyapha Kebire yengemizi sonsuz aleme uğurlarken nerede ise bir kasabanın nüfusundan daha fazla insanı ağırladı hüzün içinde Sarnıç'ım o mağrur insanlarımın köyü. Belki son yılların hava şartları açısından en güzel günüydü. Allah, yasımıza ortak olmak için halisane duygularla katılan tüm dostlarımızı böyle mükafatlandırdı adeta.

Sarnıçlılar, Ağanaalar, tüm dost ve akrabalar olarak yüreği her zaman sevgi ile çarpan Kebire yengemizi bizlerde anılarınızda her daim sevgi ve saygıyla yad edeceğiz.

Dualarımızda olacaksın Bundan böyle Kalbimizdedir yerin.

Mekanın cennet olsun  Nurlar içinde uyu.

BİRLEŞİK KAFKASYA

BİRLEŞİK KAFKASYA

Kuzey Kafkaslıların yek vücut olduğunu unuttunuz

Birlikteliği bir kenara iterek ayrımcılığı savundunuz

İdeallere değilde İdeolojilere pirim verip durdunuz

Nerde kaldı onca çabanız nerde yanlışa düştünüz

Yalan yanlış farklı söylemlerle hepimizi avuttunuz

İnanan insanlarımızı hep ideallerinden soğuttunuz

Kimliği dert edinmiş gibi muhabbetinde bulundunuz

Davaya sarılmadınız davaya sarılır gibi durdunuz

Halkımıza anlatamadınız daima uçlardan baktınız

El uzatmadınız kendi yalanınıza kendiniz kandınız

Toplumuzda hep bireyciliği hep ön plana  çıkardınız

Elem yüklediniz halkımıza göz yaşı miras bıraktınız

Kiminiz oldu tuğcu Kiminiz de İyiden iyiye bir hucu

Kiminiz ise bir başka kapıda izimlere oldu korucu

Öze değilde renkleri önemsediniz işte bu sonucu

Eller marsa üs kurdu Oysa şuracıkta Kafkas'ın ucu

Gerçekleri göremediniz başınızı kuma gömdünüz

Etnik kimlik ayrışımıyla birlikteliği dinamitle diniz

Tabanda tavanda biziz diye bildiğinizi okudunuz

Bu gidiş nereye nasıl varır, Hayra varsın sonumuz

Hepimiz ezilmişiz birlikte asimalasyonun pençesinde

Birlikte yaşadık acıları hissetmişiz her daim içimizde

Kopunca birbirimizden yem olduk birilerinin ellerinde

Birlikteliğimiz parçalanıyor iyi niyetleriniz sayesinde

Birlikte taşıdığımız bayrağımızı bir kenarlara bıraktınız

Yola yalınız da gidebiliriz diyerek yollarınızı ayırdınız

Yolunuz açık olsun

Sürecektir bizim BİRLEŞİK KAFKASYA İDEALİMİZ

Savrulsak da bu yolda Er geç gerçekleşecek İdealimiz

Not:Altmışlı yılları yeniden yaşamak

O günlerdeki dostlarımla olmak istiyorum

Kaybettiğim dostlarım Kaybettiğim yıllar

Feryat feryat. Feryat ediyorum

ÜZGÜNÜZ

Sevdiklerimizi uğurlarken sonsuzluğa doğru

Yanar içten içe acıyla sevginin dostluğun bağı

Yıllarca sevgiyle çarpan o yüreğimizin ritmi

Hüzünle savrulup bırakır içimizde derin bir sızı

Eskişehir de bulunduğum yıllarda Muhterem Ağabeyimiz ve Leyla ablamız ile komşuyduk

Adı gibi muhterem bir insan olan Muhterem ağbiyle DSİ. de Makina ikmal Baş mühendisliğinde çalışıyorduk Öğle aralarında görüşür Güncel konular üzerinde konuşur tartışırdık Fikren de çok iyi anlaşırdık Ağabeyim'in eşi Yengemin Ablası olan Leyla ablamız Yüreği insan Sevgisi ile doluydu o çevresinde ki tüm insanlara gösterdiği sevginin karşılığını etrafında olan sevenlerinde görebilen ender insanlardandı.Uzun yıllardır mücadele ettiği hastalığı son günlerde artmış ailesinin sevgisi ile yaşama devam ediyordu 12 Eylül 2019 günü sabahına kadar. O yaşama veda etmiyor yaşam şeklini değiştiriyordu ailesinin ve tüm sevenlerinin kalbinde yaşamaya devam edecektir .Çok sevdiği Güneykestane köyünün yemyeşil yamaçlarından bakarak Mezit boğazından sevdiklerine sesleniyor olacak. Elveda dostlar elveda diyerek.

Başta aile fertleri Muhterem ağabey evlatları Füsun ,Namık,Kemal, olmak üzere tüm sevenlerine Allah sabırlar versin.

Mekanın Cennet olsun Nurlar içinde uyu Altın kalpli ABITIPHA LEYLA

TSITSAALAR (Цыцаа) ve BÜYÜK ELMALI KÖYÜ (ELMALI KEBİR)

Abhazya'nın Tsabal bölgesinden Balkanlara oradan da Anadolu'ya göçlerin hangi şartlarda ne kadar zor durumlarda gerçekleştiğini son yıllarda daha iyi anlaşılır duruma geldiğini görmekteyiz. Sovyetler birliğinin dağılması ile birlikte ata yurda gidiş ve gelişlerin sayesinde çok daha iyi anlaşılır duruma gelmiş bulunmaktadır. Geçmiş yılların zaman zaman bazı dönemlerinde yönetimlerinde getirdiği baskılar sonucu türlü zorluklar yaşanmıştır. Geçmiş yıllarda yeterli kitap ve dergilerinde basılmamış olması büyüklerimizden de yeterli aydınlatıcı bilgi edinilememiş olmasından dolayı ata yurdumuz ve sürgün ile son yıllara kadar yeterince bilgi akışı sağlanamamıştır.

Büyük Elmalı'ya olan yerleşim Sarnıç'a olan yerleşim ile birlikte gerçekleşmiştir. bu iki yerleşim arasında üç kilometreden daha az bir mesafe bulunmaktadır.Bu iki yerleşim biriminden Sarnıç'da yerleşen guruba Marşan İsmail Bey, Elmalı'ya yerleşen guruba da Marşan Navur bey öncülük etmiştir. Elmalı gurubu içinde yer alan Tsıtsba (Цыцба) Hacı Kaara ve Abırzıva Kağsa (Hüseyin) etkin rol oynamıştır.Osmanlı devleti tarafından Abırzıva Kağsa iyi bir eğitimde almış bulunduğundan o havale için kendisine subaşı rütbesi verilerek görevlendirilir.

Büyük Elmalı'ya yerleşen ailelerin büyük çoğunluğu kendilerinden 1,5 yıl sonra Balkanlar'dan gelen (1877-1878) 93 Muhacirlerine yerlerini devrettikten sonra Büyük Elmalı'dan ayrılarak İnegöl'e bağlı Rüştiye köyünü kurarlar. Rüştiye köyü sakinlerinin büyük çoğunluğu Büyük Elmalı'dan göç edenlerden oluşmaktadır. Az da olsa bir kısım ailelerde başka yerleşim bölgelerinden gelip yerleşmiştir.

Büyük Elmalı'da kalan Abırzıvalar'ın bir bölümü Eskişehir merkeze ve Ağapınar'a,Tsıtsaalar'da yine Eskişehir merkez ve Bilecik'in ilçelerine yerleşirler. Büyük Elmalı köyünde halen Balkan göçmenleri ile birlikte birer ikişer hane de olsa Bırzaalar, Tsıtsaalar ve Papbalar ikamet etmektedir

Not: Tsıtsaalar (Цыцаа) ile ilgili soy ağacının belirlenmesi ve Elmalı'nın kuruluşu ile ilgili bilgileri dikte ettiren TSITSBA (Цыцба) Ufuk CENGİZ'e katkılarından dolayı teşekkürler.

Tsıtsba Ufuk Cengiz

TSITSBA NEVRİ - TSITSBA NADİR

AĞANALARIN MİSAFİRİYDİK

Abhaz mutfağının tüm örneklerinin sunulduğu 1 eylül 2019 Dünya barış günü gibi anlamlı bir güne denk gelen böylesine güzel bir sofrada bulunmaktan dolayı sonsuz mutluluk duyduk.Tüm dünya halkları için huzur ve barış dilerken Abhaz sofralarının etrafında birlik ve beraberlik içinde ANIHÖRE de bulunalım 
bu güzel gün ve sofra için.
Teşekkürler Ağanıpa Cevdet ve eşi Marşanha Fisun'a

PAPAALAR (PAPBALAR) Sarnıç

Papba Dalaç-Papba Murat Papba Hapago

Abhaz halkını oluşturan aileler Bu Abhaz halkının tarihi kadar köklü tarihlere sahiptirler. İşte Abhazya'nın tarihini oluşturan halkını işte bu köklü aileler oluşturmaktadır.Kafkas halklarının acılarla yoğrulu kaderlerine Abhaz halkını oluşturan tüm ailelerde ortak olmuştur.1864 de halkımızın uğradığı sürgün sonucu önce Balkanlara 15 yıl kadar aradan sonrası da tekrar zorunlu bir göçle karşı karşıya kalan Tsaballılar çok zor şartlar altında Sarnıç'a ulaşarak yaşamlarını burada sürdürmeye başlamışlardır. Papaalar / Papbalar Sarnıç'ın o kuruluş tarihinden bu güne kadar acı tatlı her gününde Sarnıç'ın yaşam tarihinde yer almışlardır. Papba'lara ait aile soy ağacının birinci bölümününü paylaşırken ikinci bir bölümünü (Aydava ve evlatlarına ait) bilahare paylaşacağım. Tespit ettiğiniz eksikleri iletirseniz memnun olurum.

Bu Soy ağacına şu hususları da not olarak eklendiğinde açıklık getireceğini umut ediyorum

Şuayıp'in oğlu Süleyman Dalaç olarak bilinmektedir eşi Abıczıpha Şaş.

Şuayip'in kızı Çakır'ında ismi Fatma Eşi Tsıtsaa Aylim

Şuayip 'in kızı Şaha'nın eşi Cetger Psıguz Mehmet Laş.(Röyta)

Yetimin eşi Apşıcha Elmas-İnalıpha

Murat'ın eşi Aşgucpha Fahriye

                                          Tsıtsba Cafer-Papapha Cakır-Papba Dalaç

Papba Dalaç(Süleyman) Tsıtsba Cafer

                                        Papapha Ayten ve Papba Zaim'le birlikte Tsaballılar

Apapba İmdat(Kıkrış) eşi ve evlatları

Papaphalar Aydın -Ayten-Nermin

Aysun, Sinan, Güllen, Türkan yenge, Ayten, Elmas Hanım, Cabir, Tülay, Kubilay

Apapba Gazi Baba Papapha Ayten

Papapha Ayten - eşi Mehmet Aydın , kızı Tülay , oğlu Kubilay

Apapba Vahdettin kızı BirsenApapha

Papapha Yıldız ve Papba Baki(Gomgom)

                                                          Güllen Baba 1943-28.08.2015

                              Apapba Rıdvan(Kaput)                   Papapha Mukadder

                                                            Apapa Orhan-Bırıskil Talat

                                                             Papapha Sevim(Bıcıra)
                                                              Tsıtzıpha İlhan

    Ayaktakiler: Papapha Ayten - Papba Zaim - Papapha Nermin
    Oturanlar; Papba Fethi - Hurhmal İsmet

UYANMIŞIM ANAMIN SESİYLE

Anılarımı ararken mazinin derinliklerinde

Hissediyorum yüreğimin taa uç noktalarında

Hülyaya dalıp ararken kendimi zaman zaman

Bir ocak başında buluyorum karıştırırken külleri

Bir kıvılcım sıçrıyor o an korların arasından

İrkiliyorum aniden görünce geçmişin gizemli yüzünü

Huşu içinde yaşarken özlem dolu günleri

Bir ses çınlıyor aniden kulaklarımda

Evladım dikkat et yanarsın diye

Oysaki yanmışız mazinin derinliklerinde anam

Yapayalnız kalmış düşmüşüz kaderin ağına

Tüm sevdiklerimizi uğurlamışken bile

Hüzünle düşeriz yinede yaşam yolculuğuna

Ayaklarımı uzatıp uyuduğum ocak başında

Büyülü bir yaşam içinde bir rüya alemine sürükleniyorum

Renk renk kelebeklerin peşinde koşuşturmaktayım

Ulaşarak her birine uçurtmak istiyorum tekrardan

Avuçlarımın içine alarak sonsuzluğa doğru

Uğur böcekleri konsun istiyorum ellerime

Uzatıyorum kollarımı Uğur böceklerinin ardı sıra

İrkilip uyanıyorum anamın yalvaran sesiyle

Evladım toplansana ayaklarını yakacaksın

Oysaki yanmışız mazinin derinliklerinde anam

Yapayalnız kalmış düşmüşüz kaderin ağına

Tüm sevdiklerimizi uğurlamışken bile

Hüzünle düşeriz yinede yaşam yolculuğuna.

Hayal aleminde yaşadığım bir dünyam varmış meğer

Göz kapaklarımı kapadığımda dönen

Bir yaşamı dolduran bir ömür varmış meğer

Göz kapaklarımı açtığım'la birlikte biten

Geçmişi yaşarken hayal dünyamın gizeminde

Avuçlarımdan parça parça kayıp giden bir ömür varmış meğer

Sızlarken kalbim anılarla dolup taşarken

Hüzünden başka bir şey kalmamış meğer Anam .

Tozlu sokaklarında koşuşturduğum

Yemyeşil çayırlarında yuvarlandığım

Sarnıç'ımda mazinin derinliklerinde buluyorum kendimi

Yapayalnız kalmış düşmüşüz kaderin ağına

Tüm sevdiklerimizi uğurlamışız

Hüzün içinde bir mecrada hızla yol almakta 
Kargaşa ile yoğrulmuş bir yaşama doğru sürükleniyoruz ANAM

07.09.2019
YALOVA

Füsun Akbaygil 'in Sarnıçtan Seçtikleri