Arzularımıza ulaştığımızı sanırken yaşamın
ortasından
Parçalanan acılı yürekler gün gün soğuttu
yaşamdan
Unutulmaz anılarla dolu geçmişin
ıstıraplı yaşamından
Hayallerle uyandık o fasılda ufka
uzanan sırlı ucundan
Farkında olmaksızın yitirmeye
başlarsak hasletlerimizi
Dostluklarla paylaşırken içten içe
kaynayan kaygılarımızı
Yaşlılığın kıyısına dayandığımızda döverken
dizlerimizi
Tebessümle anar geçeriz geçmişteki o
güzel günlerimizi
Geniş bir dünyayı çevreleyip
süslüyorsa hayallerimiz
Okyanuslara yelken açmışsa tutku dolu özlemlerimiz
Kafdağı’nın zirvelerini sarmışsa
bitmeyen hasretimiz
Yaşamın sonsuz tadına varıp soluyor
olmalı ciğerlerimiz
Katlanıp durdukça beynimizi saran
bitmez ihtiraslarımız
Ulaşılmaz duruma gelmişse hayattan sonsuz
isteklerimiz
Kenetlenemez olmuşsa birbirinden
kopmayan ellerimiz
Bitmiştir kutsal bildiğimiz Kafdağı’nı
aşıp gelen Alöyşüamiz
Yıllarca sarıp sarmaladığımız
eskimeyen tüm anılarımız
Açılıverir göz göze geldiğimizde
sızlayan yaralı kalplerimiz
Canlanır bağrında birlikte soluduğumuz
eski günlerimiz
Hüzün kaplarken ruhumuzu huzurla
açılıverir kalplerimiz
Yücelsin göğe doğru Sarnıç’ımı
çevreleyen ulu meşeler
Eksilmesin bağrından her daim katılsın
hep taze nefesler
Ufkumuzu kaplasın yaşama bağlayan neşe
dolu gür sesler
Tarihin derinliklerindeki sırlarla
örülsün hüzünlü kalpler
Aynı heyecan aynı ruhla beslenmiş
tarihi köklerimiz
Sürgünle geçmiş tarihe iz bırakmış
yaralı yüreklerimiz
Abhazya Tsabalından Anadolu Sarnıç’ına
gelen izlerimiz
Kazınacaktır bağrına sevgiyle Tsabal
kardeşliğimiz…
Rıfat ÖZBEY (BEYA)
28.10.2016 Bursa
Türkçe tam karşılığını
bulamadığım Abhazca bir kelime beni’’ Sarnıçımın Hüznü’’ne götürdü. Abhazca
defalarca telaffuz ettiğim bu kelime “Arzularımız” kelimesinin karşılığı
olamazdı. O kelime bana göre hayatta yaşanmış ve yaşanacak en güzel günleri
ifade eden bir kelimeydi. bir ömrün özetiydi. Bunu Abhazca olarak düşünsem de
yeterli şekilde yazıya dökemediğim için çok üzgünüm. ‘’Arzularımız’’
kelimesinin yerine bu kelimeyi bulup lütfen kullanınız