13 Ağustos 2014

SANIÇ SANIÇ DEDİĞİN



SANIÇ DEDİĞİN

‘’Diyorlar’ki Sanıç, Sanıç dediğin üç beş evden ibaret
Meşe ormanları arasında bir mezradır nihayet’’
Böyle görünür belki benim gibi görmüyorsan şayet
On bin yıllık bir kültürün izlerini göremezsen elbet
                     X
Bilmiyorlar ki, Sanıç bir ekol Sanıç bir kültür Sanıç bir medeniyet
Taşında toprağında buluyorum  kültürümden bin bir bereket
Ruhumuz Tsabaldaysa da mutluyduk sende yaşamakla elbet
Sevgiyle yaşadık duymadık ne hiddet ne şiddet ne de nefret
                     X
Sanıça taşınmış sürgünün yürek paralayan unutulmaz anıları
Kalpleri yaralamış vatandan ayrı düşmenin derin acıları
Henüz oturuşmadan başlamış yanmaya yeni vatanları
Trablusgarp Çanakkale derken doğu batı sardı her yanları
                    X
Sanıç,Sanıç dediğim sanıçımın bağrında’da feryat figan
Silah kuşanıp koştular milli mücadeleye sönmeliydi yangın
Koptular birer birer filizlenecekken, sonucuydu alınyazılarının
Aynı kaderi paylaşmamalıydı Anadolu, ayrı kaldıkları dağların
                     X
Soğuk pınarlarla zümrüt yeşili çayırlıklarla kaplı bir vadinin
Meşe kayın gürgen ağaçları ile dolu kekik kokulu dağların
Ortasında yer alan üç beş hanelik bir köy diye geçme sakın
On bin yıllık bir kültürün ayakta kalmış mirasıdır Abhazya’mın
Rıfat ÖZBEY